ASAL İthalat ve İhracat Yönetim Kurulu Başkanı Levent Kırbaş:
“Hepimiz En Küçük Ayrıntıda Bile Üstümüze Düşen Görevi Yapmalıyız”
Yaşanan deprem felaketinin hepimizi derinden etkilediğini; ancak sevgi, dayanışma ve birlik duyguları ile yaralarımızı sarmak için ülke ve millet olarak birlikte seferber olduğumuzu dile getiren Asal İthalat ve İhracat Yönetim Kurulu Başkanı Levent Kırbaş, hepimizin üstüne düşen görevi yaparak bu büyük felaketin altından devlet millet el ele ve omuz omuza vererek en kısa sürede kalkacağımızı söylüyor.
Yaşanan afetin sektörle ilişikisine vurgu yapan Levent Kırbaş, “Kalitenin tesadüf olmadığı, ayrıntıda gizli olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu yüzden inşaatlarımızda kullanılan en küçük ayrıntı bile önemli. Bize düşen bu bilinçte yardımcı malzemeler satmak, standartlara uymayan malzemeler satmamaktır. Hepimiz en küçük ayrıntıda bile üstümüze düşen görevi yapmalıyız” diyor.
Öncelikle ülkemizde yaşanan deprem felaketinden dolayı geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz. Yaşanan felaketle ilgili olarak görüşlerinizi alabilir miyiz? Yaşanan olay maddi ve manevi olarak sizleri ve çalışmalarınızı nasıl etkiledi? Okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?
Yaşadığımız bu felaket bu ülkede yaşayan ve gönlü bu ülkede olan herkesi çok derinden etkiledi ve adeta bütün evler bir cenaze evi gibi mateme büründü.
Koca yürekli bu ülkenin bu milletin sevdalıları gücü neye yeterse elinden geleni yapmak için adeta birbiriyle yarıştı, seferber oldu. Alicenap bu insanlara müteşekkiriz.
Yaşanan afet sonrasında yaralarımızı sarmak için ülke ve millet olarak birlikte seferber olduk bir anlamda. Bu konu hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz? Milletimizin çabası hakkında neler söylemek istersiniz?
Çok geniş bir alanda gerçekleşen bu felakete devletimizin büyüklüğü milletimizin kadirşinaslığı ile hızla müdahale edilmiş. Yapılması gerekenler AFAD koordinasyonunda en hızlı şekilde yapılmaya çalışılmıştır. Bizler deprem kuşağında olan bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu coğrafyada deprem riski olarak gerçekleşmesi ihtimali olan afetlerle her zaman karşı karşıya kalabiliriz. Bu yüzden yapmamız gerekenleri iki ana başlıkta toplayacak olursak;
- Deprem öncesi yapılması gerekenler;
Yer ve zemin etüdü yapılmış depreme dayanıklı akıllı çevreci binalar yapmalıyız. Bu yapacağımız yeni binalarda elektrik tasarrufu, su tasarrufu maksimum seviyede nasıl yapılmalı projeleri üretmeliyiz. Birkaç kısa örnek verecek olursak; çatılarda ve cephelerde enerji üreten solar sistemler olmalı, çatılardaki yağmur suları toplanıp su sarnıçlarında depolanmalı, kombiler üç borulu sistemle duş alırken açar açmaz sıcak suyun geldiği sistemde yapılmalı. Bataryalar fıskiyeli sistemle olmalı. Kullanılacak klozetler minimum su harcayacak şekilde tasarlanmalı vb. örnekler çoğaltılabilir.
Bu binalar yapılırken yerli üreticilere bu binada kullanacak asansör, kombi, batarya, kapı, pencere, ankastre vb. ürünlerin dünyada en kaliteli üretim yapan markalar ile yarışacak şekilde tasarım ve üretimi yaptırılmalı. Üreticiler kalite ve markalaşma için desteklenmelidirler.
- Deprem olduğunda yapılması gerekenler;
- Bütün iş makinalarına şartlı ruhsat verilmeli bir doğal afet ya da savaş durumunda kendilerine haber verildikten itibaren iki saat içinde o iş makinasını bir tıra yükleyip bildirilen noktaya göndermeli yanında termal kamera ve ses dinleme cihazı ile beraber…
- Operatörlük belgesi alanlar (iş makinası kullanımı için) yukarıdaki şartlarda operatörlük belgesi alabilmeli.
- Kısa dönem askerlik yapanlara 15-20 gün boyunca afetlerde arama ve kurtarma eğitimi verilmeli ve afet dönemlerinde seferberlik görev emri şartı getirilmeli.
- Bütün belediyeler ve OSB’lerin belli sayıda umuma açık yerlerde seyyar(römork ile çekilebilecek lastik tekerlekli) tuvaletleri olmalı, deprem anında bölgeye sevk edilmeli.
- Bütün seyyar kokoreççiler, köfteciler, içinde çorba pişirebilecekleri seyyar (römork ile çekilebilecek lastik tekerlekli) karavanlarda hizmet vermeli sefer görev emri olmalı bunun karşılığı kira ödenmemeli.
- Özel üniversitelerin tamamına toplam öğrenci sayısına oranla yurt yapma zorunluluğu getirilmeli ve yurtlar afet döneminde afetzedelere tahsis edilmeli.
Buna benzer Sahra Hastaneleri ve Kolluk Kuvvetleri gibi birçok proje üretmemiz lazım. Geleceğe her zaman hazırlıklı ve koordineli olmamız şart.
İnşaat sektörüyle direk bağlantılı olan hırdavat ve nalburiye sektörünün inşaat sektörüne etkisini de göz önüne alarak kullanılan malzemeler ve yapı kalitesi hakkında görüşlerinizi alabilir miyiz? İnşaat sektöründe kullanılan malzemelerin niteliğine yönelik neler söylemek istersiniz?
Deprem riski bizim gerçeğimiz, ikim krizi, azalan su rezervleri gibi bu konuda da gelecek için yatırım yapmak hazırlık yapmak zorundayız. Bizde bir atasözü var; bir mıh bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir yiğidi, bir yiğit bir ülkeyi kurtarabilir (veya mahvedebilir). Kalitenin tesadüf olmadığı, ayrıntıda gizli olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu yüzden inşaatlarımızda kullanılan en küçük ayrıntı bile önemli. Bize düşen bu bilinçte yardımcı malzemeler satmak, standartlara uymayan malzemeler satmamaktır. Hepimiz en küçük ayrıntıda bile üstümüze düşen görevi yapmalıyız.
Yaşadığımız felaketin boyutları o kadar büyük ki maddi manevi büyük bir yıkıma sebep oldu. Devletimizin büyüklüğü milletimizin alicenaplığı ve kadirşinaslığı tartışılmaz. Bu büyük felaketin altında devlet millet el ele omuz omuza vererek en kısa sürede kalkacağız. Devletimiz ve milletimiz bu büyük felaketin karşısında kilitlendi farklılıklarımız gözetilmeksiniz. Etnik köken, din, mezhep, meşrep, siyasi görüş ayrılıklarına bakılmaksınız bir bütün olduk. Müthiş bir dayanışma örneği verdik.
Bu büyük devlete bu büyük millete yakışanı yapmaya çalıştık. 99 depremi sonrası alınan tedbirler, önlemler, yaptırımlar eminim gözden geçirilerek bundan sonra en azından yeni yapılan binalarda bir daha yaşanmaması için gerekli yasal tedbirler ve denetim mekanizmaları hayata geçirilecektir. Herkes için kanunlar, yaptırımlar ve denetimler koşulsuz uygulanmalıdır.
Son olarak inşaat sektöründeki yüklenicilere ve kullanıcılara neler tavsiye edersiniz. Sizce nelere dikkat etmeliler? Sektöre bir mesajınız var mı?
Son olarak hem devletime hem milletime yaptıklarından dolayı sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Z kuşağı diye nitelendirdiğimiz ve ben dâhil birçok kişinin eleştirdiği genç kardeşlerimden başta çocuklarım olmak üzere özür diliyorum. Hepsinin alnından öpüyorum. O kadar hızlı organize olarak günlerce tır boşalttılar, tır yüklediler, malzemeleri ayırdılar, tasnifleme işini özveriyle yaptılar. Sorumluluk sahibi, ülkesini milletini seven gençler olarak çok iyi organize olup olağanüstü harika işler yaptılar. Bu sorumluluk sahibi duyarlı davranışları, bitmek bilmeyen enerji ve motivasyonları, yapacakları işlerde aynı azim ve istikrarı göstermeleri çalışma tempoları ve çok hızlı bir şekilde örgütlenmeleri ben dâhil birçok insanı eminim kendilerine hayran bıraktı. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum ve sonsuz şükranlarımı sunuyorum, iyi ki varsınız. Sağ olun, var olun, her zaman hayatımızda olun.
Milletimizin başı sağ olsun Rabbim bir daha böyle acılar yaşatmasın.
