Emek Laboratuvar Ürünleri Kurucu Müdürü Emine Kurtay:
“Emek Harcanarak Yapılan Her İş Değerlidir”
Kimya sektöründe faaliyet gösteren ve Ar-Ge çalışmalarıyla kimyasal ürünler geliştiren ve üreten Emek Laboratuvar Ürünleri, temelinde özveri ile kurulmuş bir girişim hikayesini barındırıyor. 2017 yılında başladığı girişimle Emek Laboratuvarı kuran Emine Kurtay, bugün şirket bünyesinde yer alan 3 kadın personeliyle büyüyerek yoluna devam ediyor.
Yerli ve milli olan “Laborem Antibakteriyel Pas ve Yağ Sökücü” ürünü ile tüm metal kullanıcılarına hitap eden Emek Laboratuvar ürünleri, özellikle kalıp ve tel erozyon işleri yapan firmalarda, otomotiv sektöründe, motosiklet- bisiklet aksamlarında, yedek parça ve lastik değişimlerinde, gemi güverte sektöründe kullanılıyor.
Güçlü bir Türkiye ve güçlü yarınlar için ithal eden bir ülke olmak yerine ihraç eden bir ülke olmanın önemine vurgu yapan Emine Kurtay, bir kadın girişimci olarak hedefinin 2022 yılında ihracat yapan öncü firmalar arasına girmek olduğunu belirtiyor. Biz de NalburTeknik Dergisi olarak sayfalarımıza konuk ettiğimiz Emine Kurtay’ın girişimcilik hikayesini ve şirketinin faaliyetlerini kendi ağzından dinledik.
Öncelikle firmanızın kuruluş ve bugünlere geliş süreci hakkında bilgi verir misiniz?
Uzun süre özel sektörde çalıştıktan sonra işten çıkarılmam benim için bir dönüm noktası oldu aslında. Girişimcilik hikayem burada başladı. Ticaretle uğraşan bir ailenin kızı olarak ticaret hayatına atılmaya ve özellikle eğitimli işsiz gençlere iş imkânı sunmaya karar verdim. KOSGEB desteği ile 2017 yılında “Emek Harcanarak Yapılan Her İş Değerlidir” sloganıyla Emek Laboratuvarı kurdum. Kimya sektörünü seçmemin sebebi kardeşim ve arkadaşının yüksek lisansta yaptıkları Ar-GE çalışmalarını hayata geçirebilmekti. İşimi kurarken sadece 2 bin 500 TL gibi kısıtlı bir bütçem vardı. Asıl güvencem, aklımız, çalışma azmimiz ve başaracağımıza dair inancımızdı.
Girişimciler için can suyu diyebileceğim KOSGEB desteğini alarak kurduğum şirket bünyesinde şu an 3 kadın personelimizle birlikte Ar-Ge çalışmalarımıza devam etmekteyiz. Kendi işini kurmak, başardıkça, kazandıkça iyi ki diyeceğiniz; riskleri, yüksek meblağları ödemek zorunda kalacağınız, bir anda karşınıza çıkan sorunları tek başına omuzlamak zorunda kalınca ‘keşke’leri duyabileceğiniz güzel ve sürprizlerle dolu bir macera…
Düşlediğiniz, hedeflediğiniz şeylerle yaşananlar tutmayabiliyor. Şirketimizi açtıktan sonra ilk üç aylık süreçte hiçbir satış yapamadık. Yaptığımız bir toplantı sonrası il genelinde tüm okullara mailing ile ulaşarak satış yapmayı başardık. Kısa zamanda güzel başarılar elde ettik. 2018 Haziran ayında Ekonomi Bakanlığı’nın yurtdışı pazar araştırması desteğiyle çalışma arkadaşlarımla birlikte Makedonya’ya gitme fırsatı buldum. Ayrıca KAGİDER’in Proje 15 Kadın Girişimci Geliştirme Programına seçilen 150 kadın arasında yer aldım. Başardığımızı gördükçe iyi ki diyorum iyi ki kadın girişimciyim ve iyi ki hiç vazgeçmemişim.
Tabii Ar-Ge çalışmalarımıza başlamadan önce laboratuvar malzemeleri, kimyasal ürünler, korozyon, test ve analizlerinin satışının yanı sıra; proje yazımı, şirket ve eğitim danışmanlığı hizmetleri vererek Ar-Ge çalışmaları için mali alt yapıyı oluşturdum. Ve 2019 Aralık itibariyle başlattığımız KOSGEB Ar-Ge inovasyon projesini 2021 Mart ayında başarıyla tamamladık. Yine 2019 yılında bu AR- Ge projesi ile Marmara TÜBİTAK MARTEK ve Avrupa Birliği’nin düzenlemiş olduğu Avrupa Birliği Girişimci Kadın Kampı Projesine katılmaya hak kazanan 21 kadın girişimci yer aldım ve düzenlenen yarışmada 3’üncülük ödülünü aldım. Bugün Düzce Teknopark’ta yer alan işletmemizde KOSGEB desteğiyle Ar-Ge projemizi başarıyla tamamladık ve Mart ayından itibaren de satışa başladık.
Firmanızın faaliyet gösterdiği alan hakkında bilgi verir misiniz?
Kimya sektöründe çalışmalarına devam eden firmamız bilimsel çalışmalar yapan bir Ar-Ge merkezidir.
Firmanızın ürün gamı hakkında bilgi verebilir misiniz? Çalışma kapasiteniz ve üretim hacminizden bahsedebilir misiniz?
Öncelikle tüm metal kullanıcılarına hitap eden ürünümüz; özellikle kalıp ve tel erozyon işleri yapan firmalarda, otomotiv sektöründe, motosiklet- bisiklet aksamlarında, yedek parça ve lastik değişimlerinde, gemi güverte sektöründe kullanılmaktadır. Halk arasında metalin kanseri olarak bilinen paslanmayı engelleyen bu ürün tüm paslı yüzeylerde daldırma ya da spreyleme yöntemiyle kolaylıkla kullanılmaktadır. Yerli ve milli olan “Laborem Antibakteriyel Pas ve Yağ Sökücü” ürünümüz marka tescilli ve patentli bir ürün aynı zamanda. Laborem, Latince’de emek anlamına geliyor. Paslı yüzeyi minimum 54 saniye max. 15 dakika içinde temizleyen bu ürünümüz şu an özel ve kurumsal firmaların yanı sıra şuan Trendyol, Hepsi Burada, Gitti Gidiyor gibi online satış kanallarında da satılmaktadır. Bu portallarda ise genellikle pasla sorun yaşayan nihai tüketicilerle ürünümüz buluşmaktadır.
İthalat ve ihracat faaliyetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Üretim faaliyetlerinin yanı sıra kamu ve özel kurumlara laboratuvar sarf malzemesi ve cihazlarını temin eden bir kuruluş olarak müşterilerimizin talepleri doğrultusunda bazı markaları yurt dışından ithal ediyoruz. Fakat kendi laboratuvarımızdaki üretimlerimizde yerli ve milli ürünleri tercih ediyoruz. Aynı zamanda bir Ar-Ge merkezi olan firmamızda ürettiğimiz yerli ve milli ürünlerimiz olan Laborem Antibakteriyel Pas ve Yağ Sökücü, Laborem Antifriz Cam Suyu, Laborem Distile Su, Laborem Antibakteriyel Yüzey Temizleyici, Laborem Ütü Suyu çeşitlerini ihraç etmek için görüşmelerimiz devam etmektedir. Bir kadın girişimci olarak hedefim 2022 yılında ihracat yapan öncü firmalar arasına girebilmek.
Firmanızın içinde bulunduğu sektörle ilgili olarak genel bir değerlendirme yapacak olursanız, neler söylemek istersiniz?
Kimya sektörü sürekli gelişme gösteren fakat ne yazık ki hammadde temininin çoğunluğunun yurt dışından gerçekleştirildiği bir sektör olması sebebiyle özellikle kur artışlarından ekonomik dalgalanmalardan en çok etkilenen sektörlerden birisidir.
Ürünlerin döviz cinsinden fiyatlandırılması, döviz kurundaki yaşanan hızlı artışlardan dolayı ürün fiyatlarını sürekli artması, stoklardaki hammaddelerin satışının durdurulması ve artan kargo ve nakliye fiyatları sektörde bir durgunluğa yol açtı. Üretim ve tüketimin devamlılığını sağlayan kimya sektörü kırılgan bir yapıya sahiptir. Döviz kurundaki dalgalanmalar neticesinde hammadde ve cihaz alımlarında ciddi artışlar yaşanması sektörde satın almaları durma noktasına getirdi. Özellikle hammadde sıkıntısının yaşanması birçok ürünün üretiminde aksaklıklara yol açmaktadır.
Sektörel olarak içinde bulunduğumuz yılın kalan kısmının değerlendirmesini ve önümüzdeki dönem ile ilgili beklentilerinizi bizimle paylaşır mısınız?
2020 yılında tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınıyla birlikte günden güne büyüyen ekonomik krizler sonrasında geldiğimiz noktada özellikle ithal ürünlerin temininde ekonomik anlamda zorluklar yaşanması olası bir durum. Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze gelene kadar ki süreçte yaşanan tüm olumsuzlukları, atalarımızdan günümüze aktarılan deneyimlerini göz önünde bulundurduğumuzda ortaya çıkan tek bir gerçek var; o da üretmek. Güçlü bir Türkiye için, güçlü yarınlar için ithal eden bir ülke olmak yerine ihraç eden bir ülke olmalıyız. Biz girişimciler olarak okyanusta bir su damlasıyız belki fakat her birimiz üretebildiğimiz bilime öncülük edebildiğimiz sürece eminim ki ilerleyen yıllar da ihracat rakamlarımız günden güne artmaya devam edecek.
Biz de Emek Laboratuvar ailesi olarak gerek ülke ekonomisini gerek dışa bağımlılığımızı azaltabilecek ürünlerin üretimine yönelik çalışmalar yapmaya devam etmekteyiz. Ürettiğimiz ürünler ile tüm metal sektöründe kanayan bir yara olan korozyona (paslanmaya) bulduğumuz çözüm sayesinde atıl durumdaki metallerin- alet ve cihazların- kullanımını da sağlayacağı için ülkemiz ekonomisine ve gayri safi milli hasılasına katkı sağlayacaktır.
Genel olarak (Türkiye ekonomisi ve sektör değerlendirmesi) eklemek istedikleriniz ve düşünceleriniz nelerdir?
2021 yılı sona ermek üzere. 2019 yılına oranla 2020 yılı ve 2021 yılı ilk yarısında Türkiye ekonomisi kimya alanında hızlı bir ivme kazanmıştı. COVİD 19 ile mücadele içerisinde geçirdiğimiz bu 1,5 yıllık süreçte dezenfektan ve hijyen ürünlerine artan taleplerin olması kimya sektörü için 2020 yılının ve 2021’in ilk yarısının daha hareketli olmasına yol açtı. Son 6 aylık süreci değerlendirdiğimizde ise hammadde fiyatlarının hızlı artışı, döviz kurundaki belirsizlikler, işverenlerin tahsilatlarını gerçekleştirememesi, kapanma sürecinde oluşan ödemelerin yapılamaması gibi genel sorunlar nedeniyle genel olarak satışlarda bir durgunluk yaşanmaktadır. Tüm bu zorlu süreçlerde özelliklede KOBİ’lerin ayakta kalabilmesi, personel kaybı yaşamadan devamlılığını sağlayabilmesi için riskleri minimum seviyede tutmalı, kısa ve uzun vadeli ödeme planları ve iş planlarını oluşturarak süreci geçirmelerini tavsiye ederim. KOBİ’ler, KOSGEB ve TÜBİTAK gibi kurum ve kuruluşların hibe ve desteklerini takip ederek üretimi destekleyebilirler.
Son olarak unutmamalıyız ki; Ulu önder Mustafa Kemal’in de dediği gibi “Çalışmadan yorulmadan ve üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; evvela haysiyetlerini sonra hürriyetlerini daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.”
