Türkiye’de boya sektörünün lideri Marshall, yenilikçi ve çözüm odaklı ürünler geliştirerek tüketici beklentilerini karşılamaya odaklanan bir yaklaşımla faaliyetlerini sürdürüyor. Ürün ve renk yelpazesini yeni teknolojilerle sürekli geliştiren Marshall, kullanıcılarına çok daha etkin ürünler sunmaya devam ediyor.
Marshall olarak bir yandan endüstrideki etki alanlarını büyütürken, diğer yandan da sürekli faaliyetlerinden kaynaklanan çevresel etkileri en aza indirgemeye çalıştıklarını belirten AkzoNobel Marshall Pazarlama ve Ar-Ge Müdürü Pınar Adabağ, performansta sürekli iyileştirmeler yaparak çevreye duyarlı ve sürdürülebilir bir sürecin parçası olmayı hedeflediklerini söyledi.
Marshall’ın 2019 yılındaki boya trendlerine yaklaşımları hakkında da detaylı bilgiler veren Adabağ, Marshall’ın inovasyon ve Ar-Ge çalışmalarıyla birlikte, çevre politikası ve sosyal sorumluluk projeleri hakkında dergimize açıklamalarda bulundu.
Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci ile birlikte son dönem faaliyetleri hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Marshall, 1954 yılında kuruldu ve giderek büyüyüp Türkiye’de sektörün önde gelen firmaları arasında yerini aldı. 1998’den itibaren ise dünyanın en büyük boya ve kaplama şirketi AkzoNobel çatısı altında faaliyet göstermeye başladı. Türkiye pazarındaki 60 yıllık güçlü geçmişine AkzoNobel’in küresel perspektifini de ekleyen Marshall’ın ürün ve hizmetleri, Türkiye geneline yayılmış bayi ağı ve satış noktaları aracılığıyla Türkiye’nin her yerindeki tüketicilere ulaşıyor. Marshall, ürün ve renk yelpazesini yenilikçi yaklaşımla ve yeni teknolojilerle sürekli geliştiriyor; geliştirdiği ürünler, belirlediği trendler ile tüketicilerine ilham vermeyi, farklı dekorasyon önerileri sunmayı sürdürüyor.
İnovasyon ve Ar-Ge alanlarında çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Türkiye’de boya sektörünün yenilikçi lideri Marshall, yenilikçi ve çözüm odaklı ürünler geliştirerek tüketici beklentilerini karşılamaya odaklanan bir yaklaşımla faaliyetlerini sürdürüyor. Bu çalışmalarıyla Marshall, 2019 yılında T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından verilen Ar-Ge Merkezi Belgesi’ni almaya ve 5746 sayılı kanun hükümleri gereğince Ar-Ge merkezlerine tanınan teşvik ve muafiyetlerden yararlanmaya hak kazandı.
Marshall Ar-Ge çalışmalarında, dünya boya devi AkzoNobel’in üstün çalışmaları ve bilgilerini de kullanarak boya sektörünün gelişimine katkıda bulunuyor ve kullanıcılarına çok daha etkin ürünler sunmaya odaklanıyor.
Ar-Ge Merkezi’nde altyapı imkanlarını ve yetişmiş insan kaynaklarını da arttıran Marshall, üniversiteler ile yürütülecek ortak çalışmalar sayesinde güncel, literatür kaynaklara ulaşılabilirliğin artması ile patent hedefli yenilikçi ve tüketici ihtiyaçlarına yönelik ürün ve servislerle boya sektörünün de gelişimine katkıda bulunmayı hedefliyor.
Marshall Sil-Pak ürünü bu uzun soluklu Ar-Ge çalışmalarının bir sonucu olarak tüketicilerin ideal boya tanımına göre geliştirildi. Duvarlar üzerinde bir film tabakası oluşturarak su bazlı lekelerin duvara nüfuz etmesini engelleyen Sil-Pak, su itme özelliği ile sıvıların boya üzerinde boncuklanma efekti oluşturarak yayılmadan akmasını sağlayan bir ürün. Sil-Pak, ‘Leke Tutmayan Teknoloji’si ile hareketli mekanlar için çok etkili, temiz bir kullanım sunuyor ve duvar boyası üzerinde oluşabilecek lekeleri en aza indiriyor.
Ar-Ge çalışmaları sonucunda geliştirilen Marshall antibakteriyel ürünü ise, T.C Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan testler sonucunda sertifikalandırılan içerdiği gümüş iyonları sayesinde insan sağlığına en ufak bir zarar vermeden, bakterilere karşı yüzde 99 koruma sağlayan bir ürün. Marshall, antibakteriyel özelliğini sürekli koruyan bu ürünle sağlıklı ve hijyenik bir ortam sunuyor.
Çevre politikası ve sürdürülebilirlik yaklaşımınız ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Marshall olarak bir yandan endüstrideki etki alanımızı büyütürken, diğer yandan sürekli olarak faaliyetlerimizden kaynaklanan çevresel etkileri en aza indirgemek için çalışıyoruz. Çevresel ayak izimizi azaltmak, performansta sürekli iyileştirmeler yaparak çevreye duyarlı ve sürdürülebilir bir sürecin parçası olmayı hedefliyoruz.
Bu çerçevede öncelikle yerel ve uluslararası mevzuatlar ile AkzoNobel global çevre standartları ve sürdürülebilirlik ilkesine uygun hareket ediyor, bağımsız denetim ve onay süreci uyguluyoruz. Fabrikadaki evsel ve tehlikeli atıkları çok büyük bir oranda geri kazanıyor, “Sıfır Atık” hedefi doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. VOC emisyonunu sıfırlamak için gerekli noktalarda gaz arıtma ve algılama sistemleri kuruyoruz.
Evsel ve endüstriyel atıksuyu, tesisimizdeki kimyasal atıksu arıtma tesisinde, arıtıma tabi tutarak, kritik su parametrelerinin ölçümü vasıtasıyla, arıtma performansımızı sürekli ölçüyoruz. Enerji sarfiyatını azaltmak için Mühendislik birimimizin önderliğinde projeler geliştiriyoruz. Bununla birlikte ürün ve süreçlerimizin çevresel etkileri hakkında tüketici ve müşterilerimizi bilgilendiriyor ve gerekli önerileri sürekli olarak onlara sunuyoruz.
AkzoNobel firmaları tüm faaliyetlerinde insanı en değerli varlığı olarak kabul etmekte, iş sağlığı ve güvenliği kavramını temel ilkesi olarak görüyor. Bu bağlamda, daha güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak için sürekli olarak çalışıyoruz.
Güvenli çalışma koşulları, Akzonobel tesisleri bünyesinde çalışmanın ön koşuludur. Bu nedenle, Akzonobel tüm çalışanlarından, güvenlik kavramını hayatlarının merkezinde tutmalarını istiyoruz. Bunu bir kültür haline getirerek, sadece iş yaşamında değil, özel hayatlarında da, güvenliğin, tartışmasız birinci önceliği haline getiriyoruz. Hedeflerimize ulaşmak için; tüm süreçlerimizden, operasyonlarımızdan, yeni ürün denemelerimizden, proses ve mühendislik değişimlerinden doğabilecek riskleri dikkatle değerlendiriyoruz.
Bunların yanı sıra, ürünlerin tasarım aşamasından tüketim sürecine kadar kullanılan tüm hammadde, ambalaj malzemeleri, makine, ekipmanlar ve promosyon malzemeleri, kimyasal, biyolojik ve fiziksel tehlikeleri açısından değerlendiriyoruz. Bunun malzemelerin kullanımı için de bir onay sürecinden geçiriyoruz.
Gündemde olan iş sağlığı ve güvenliği konularını, bilgilerini ve kamu duyarlılıklarını ilgiyle takip ediyor, tüm paydaşlarımız ile birlikte çalışarak, sağlık ve güvenlik kültürünün gelişimi ve standartların iyileştirilmesini sağlıyoruz.
Sizce yıllık renk trendlerinde belirleyici rol oynayan faktörler nelerdir?
AkzoNobel olarak her yıl yılın renk trendlerini ve yılın rengini belirlemek üzere kapsamlı araştırmalar yapıyoruz. Renk tasarımcılarımız her yıl Eylül ayında başlayan ve yıl sonuna kadar devam den uzun bir çalışma yapıyorlar. 2019 renk trendleri için de 2018 yılı içinde bu araştırmalar yapıldı ve uzmanlarımız yaptıkları anketler ve sosyal trend araştırmaları sonucunda, dünya genelinde tüketicilerin daha pozitif bir ruh haliyle, anı yaşamaya odaklandığını tespit ettiler. Araştırmanın sonucuna göre insanlar artık hayatlarında olumlu bir hava katacak arayış içinde ve hayallerine, arzularına odaklanmak istiyor. Biz de 2019 renklerini ve yılın rengini bu beklentilere uygun olacak şekilde belirledik ve yılın başında yılın anahtar rengini “Baharatlı Bal” olarak açıkladık.
2019 yılında özellikle iç cephe boyalarda renk trendleri nelerdir?
Renk trendlerini aynı süreçte belirledik. Zamanın ruhuna odaklanarak tüketicilerin artık daha pozitif bir ruh hali ile anı yaşama eğiliminde olduklarını gerçeğinden yola çıkarak yılın renk dekorasyon trendlerini “Let it Light in” – “Işığın Geçişine İzin Ver” ana temasıyla sunduk.
Bize göre evler, yaşama dair bu pozitif yeni yaklaşıma kucak açacağımız ilk yer. Marshall bu koleksiyonunda “Düşün”, “Hayal Et”, “Sev” ve “Harekete Geç” temalı renk paletleri sunarak herkese kendi ışığını keşfetmek için rehberlik ediyor.
Bu temaların merkezinde anahtar renk konumunda olan çok yönlü, sakinleştirici ve doğal sıcak amber tonundaki “Baharatlı Bal”, samimi bir ortam sağlarken, ortamdaki ışık ve birlikte kullanılan renk paletlerine göre daha canlı ve enerji verici alanlar oluşturuyor. Renk paletimizi de şu şekilde grupladık.
Düşünmeye odaklanacağınız bir mekân için; DÜŞÜN
Bu rahatlatıcı renk paleti ısıtıcı, bal rengi tonlarındaki yılın renginin kalbini oluşturuyor, zengin nötr renklerin ve açık pembenin dokunuşuyla, yoğun bordo ve sofistike mavi ile oluşan davetkar bir karışımla kombinlenebiliyor. Bu tonlar hep beraber derin düşüncelere dalmaya izin veren ve teşvik eden alanlar oluşturuyor.
Peşinden gideceğiniz hayaller kurmak için; HAYAL ET
Hayal Paleti huzurlu ve olgun, yine de yumuşak ve sıcak bir palet. Romantik pudra pembesi ve mavinin nazikçe yumuşatılmış birlikteliğinin Yılın Rengi ile bir araya gelmesiyle derin ve sofistike bir görünüş sunuyor.
Sıcacık, sevgi dolu bir atmosfer için; SEV
2019’un en sıcak paleti olan bu grup, derin orman yeşili, cüretkâr teal, yoğun terracotta gibi zengin pigmentli renklerle Baharatlı Bal ve açık nötral renklerden oluşuyor. Renklerin ahengiyle Sevgi Paleti, mutlu ve kucaklayan ‘açık ev’ atmosferi oluşturmak için çok etkili.
Daha fazla cesaret için; HAREKETE GEÇ
Bu oyuncu ve renkli palet canlı kırmızı ve yeşil ile solgun pembe ve maviyi kombinleyerek, çıtır/gevrek (crispy) gri ve beyazı vurguluyor. Yılın Renginin altın tonları bu palet renklerinin sıcaklığını korumasını sağlıyor ve hareketliliğe ilham olacak alanlar oluşturuyor.
Eklemek istedikleriniz?
Marshall olarak Sosyal sorumluluk projelerine de imza atıyoruz. Bu çerçevede “Renklendir Hayatı” projesini gerçekleştirdik. AkzoNobel’in dünya çapında başlattığı inisiyatif ‘Renklendir Hayatı’ projesinin hedefi; gri ve kasvetli yaşam alanlarını yenileyerek ve bir damla boya ile hayata renk katarak insanlara ilham olmak. Bu inançla hayata geçirilen proje kapsamında 39 ülkede yürüttüğümüz çalışmalar renkli bir dokunuşla insanları motive edebileceğimizi ve ilham verebileceğimizi her seferinde bir kez daha görmemizi sağladı.
Dünyada ‘Renklendir Hayatı’ çerçevesinde bugüne kadar 2.300’e yakın proje gerçekleştirildi. Bu projeler için 1,3 milyon litreyi aşkın boya kullanıldı. 12 binden fazla gönüllü ile yürütülen projeler 81 milyondan fazla kişiye fayda sağladı. ‘Renklendir Hayatı’ özellikle gönüllü grupların ilgisi ve belediyeler tarafından büyük takdirle karşılanıyor.
‘Renklendir Hayatı’ projesi Türkiye’de 2010 yılında Kadıköy Ayrılık Çeşmesi Sokağı’ndaki çalışmayla başladı. Daha sonra Yıldız Sarayı, Manisa’nın Kula ilçesi, Kadıköy Yeldeğirmeni Mahallesi, Kastamonu ve Hatay’da Kırk Asırlık Türk Yurdu Sokağı’nda uygulanan proje 2018 yılında da Venuart Grubu’nun girişimi ve Kuşadası Belediyesi’nin desteğiyle Kuşadası’nda hayata geçirildi.
