15 Mayıs 24 Çarşamba 17:44
Çarşamba, Mayıs 15, 2024
spot_img

EN YENİ

Yapı İşlerinde, İş Sağlığı ve Güvenliği, İş Kazaları ve İstatistikleri, Yeni Yaklaşımlar ve Denetimlerde Dikkat Edilecek Hususlar

n75Yapı işleri, çalışma şartları bakımından, en riskli sektör olup, iş kazası sayısı ve kaza sonucu meydana gelen ölüm sayısı bakımından, tüm sektörler arasında ilk sıralarda yer almaktadır.

Yapı işkolunda meydana gelen kazaların yaklaşık % 4’ü ölümle sonuçlanmaktadır. İş kazası sonucu meydana gelen ölümlerin % 34’ü yapı iş kolunda meydana gelmektedir. Bu durum, yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği bilincinin yeterince oluşmamasının yanı sıra bu sektörün en riskli sektörlerden biri olmasından kaynaklanmaktadır. Yapı sektörünü çalışma şartları bakımından diğer sektörlerden farklı kılan bir çok neden vardır. Bu nedenlerden bazıları şunlardır.

* Kendi kendini üreten bir sektördür, yapılan çalışmalar sürekli değişim gösterir. Buna bağlı olarak alınması gerekli önlemler de sürekli değişim gösterir.

* Geçici işlerdir, çalışmalar belirli sürelidir. Termal konfor şartları bakımından her türlü olumsuzluğa açıktır. Genelde günlük çalışma süreleri uzun veya çalışma saatleri düzensizdir. Bu durum çalışanların moral motivasyonunu olumsuz etkileyebilir.

* Çalışanlar sık değişir, işçi sirkülasyonu fazladır. Organizasyon ve eğitimde aksamalar olabilir.

* Çalışma alanı genellikle geniş ve dağınıktır. Toplu korunma önlemlerinin yeterince sağlanması kolay değildir.

* Eğitimsiz ve vasıfsız işçilerin çok çalıştığı bir sektördür. Yukarıda sayılan ve benzeri nedenlerle, yapı işlerinde çalışanların sağlık ve güvenliğinin sağlanabilmesi ve iş kazalarının önlenebilmesi için diğer sektörlere göre daha sistematik ve yoğun çabalar gerekir.

Güvenlik Organizasyonu ve Yönetimi

• Sağlık ve güvenlik konusu ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi, ilgili tarafların tümünün birlikte çalışmalarına bağlıdır.

• İşyerlerinde güvenlik yönetimi (iş güvenliği çalışmaları); planlama, problemli alanların (risk gruplarının) belirlenmesi, koordinasyon, kontrol ve güvenlik çalışmalarının düzenli bir şekilde yürütülmesini kapsar.

• Bir kaza olayı; kişilere veya malzemelere zarar vermeden önce yüzlerce kez tekrarlanabilir. Bu nedenle, kazaya neden olabilecek tehlikeli durum veya tehlikeli bir hareket, herhangi bir yaralanma veya hasara neden olmadan önce gerekli tedbirler alınmalıdır. Güvenlik yönetiminin anlamı, amacı da budur.

• Etkili bir güvenlik yönetiminde, dikkate alınması gerekli temel unsurlar, üç ana başlık altında toplanabilir.

– çevre güvenliğinin sağlanması,

– iş güvenliğinin sağlanması,

– çalışanların güvenlik konusunda bilinçlendirilmesi,

Güvenlik Politikasın76

* İşyerlerinde, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının oluşması şans eseri olmaz. Bu konuda bir politika oluşturulmalı ve bu politika aşağıdaki konuları kapsamalıdır.

– İşyerinde tüm seviyelerde eğitim düzenlenmeli, özellikle iskele yapımında çalışan ve vinç operatörleri gibi, yapacakları hataların diğer işçiler için de tehlike oluşturacağı işlerde çalışan kişilere özel önem gösterilmelidir.

– Tehlike riski yüksek olan çalışmalarda, güvenli sistem ve metotlar geliştirilmelidir.

– Denetimle görevli personel ve kilit personelin görev ve sorumlulukları iyi belirlenmelidir.

– Çalışanlar tarafından bilinmesi gerekli sağlık ve güvenlik bilgileri iyi düzenlenmelidir.

– Güvenlik konusunda bir kurul oluşturulmalıdır.

– Taşeron veya alt işveren seçimi ve kontrolü iyi yapılmalıdır.

Güvenlik Organizasyonu

* Yapı işyerlerinde güvenlik organizasyonu; İşyeri büyüklüğüne, işin kapasitesine, istihdam sistemine ve hazırlanan proje tarzına göre belirlenmelidir.

* İşyerindeki sağlık ve güvenlik problemlerinin çözümü için istatistikler, kayıtlar tutulmalıdır.

* Taşeron kullanılan işyerlerinde sözleşmeler, taşeron tarafından alınması ve yerine getirilmesi gerekli görev, sorumluluk ve güvenlik tedbirleri belirtilerek yapılmalıdır. Bu güvenlik tedbirleri, özel güvenlik araç ve gereçlerini sağlama ve kullanmayı, özel görevleri güvenle sürdürmeyi, denetleme ve aletlerin uygun kullanılması gibi konuları da kapsamalıdır.

* Eğitim; yöneticiler, denetçiler ve işçileri de kapsayacak şekilde, tüm seviyelerde düzenlenmelidir. Taşeron ve taşeron işçilerinin de işyerinde uygulanan güvenlik yöntemine uygun olarak eğitilmesi gerekir.

* Aynı zamanda, tehlikeli çalışma ve uygun olmayan malzeme konusunda, işyeri yönetimini çabucak bilgilendirecek bir sistem olmalıdır.

* Sağlık ve güvenlik işleri, bu konuda yetkilendirilmiş belirli kişiler tarafından yürütülmelidir.

n77Güvenlik Sorumlusu

Her büyüklükteki tüm inşaat şirketleri veya firmaları, sağlık ve güvenlik konusunda, işyeri büyüklüğüne ve işin özelliğine göre, tam yetkili ve sorumlu bir veya birkaç personel istihdam etmelidir. Bu kişi veya kişiler, direkt olarak şirketin veya firmanın yetkili müdürüne bağlı olmalıdır. Bu kişilerin görevleri, aşağıdaki konuları kapsamalıdır.

– Yönetimden, taşeronlara ve işçilere iletilmesi gereken bilgilerin akışını organize etmek,

– İş güvenliği eğitimlerini organize etmek, yönetmek ve sonuçlarını değerlendirmek,

– Sağlık ve güvenlik konusunda gerekli tedbirleri önerebilmek için, meslek hastalıkları ve kaza nedenlerini araştırmak ve incelemek,

– Güvenlik kuruluna teknik danışmanlık yapmak,

– İşyeri ön planlama çalışmalarına katılmak. Bu çalışmaları yürütecek güvenlik sorumlusunun, konusunda yeterli eğitim ve tecrübeye sahip olması ve mesleki sağlık ve güvenlik görevlisi olarak tanınması gerekir.

Denetçiler

Yapı işyerlerinde; iyi bir planlama ve organizasyon ile yetki ve sorumlulukları tam olarak, açık bir şekilde belirlenmiş denetçiler, iş güvenliği yönünden temel unsurlardır. Denetçiler, ilk seviyede kontrol yapan kişilerdir. Bunlar formen, ekip başı veya ustabaşı olarak adlandırılabilir. Denetçilerden; sorumlu oldukları bölgelerde, aşağıda belirtilen konularda yönetime destek olmaları istenir.

– Çalışma şartları ve ekipmanların güvenli ve yapılan işe uygun olması,

– İşyeri güvenliğinin düzenli kontrol ve denetimi,

– İşçilerin yapacakları işler konusunda eğitimi,

– İşyeri güvenlik önlemlerinin tam olarak alınması,

– Uygun kaynak ve yetenekler kullanılarak ortaya çıkan problemlerin çözümü için en uygun yöntemin bulunması,

– Gerekli kişisel korunma araçlarının hazır olması ve kullanılmasının sağlanması,

* İşyerlerinin güvenli hale getirilmesi için, düzenli denetim ve gerekli olan araç ve gereçlerin sağlanması gerekir.

*İşçilerin eğitimi de, onların çalışırken karşılaşabilecekleri riskleri tanımasını ve bunların üstesinden gelmelerini mümkün kılar.

İşçiler

İşçiler de, ahlaki ve aynı zamanda yasal anlamda, kendi ve diğer işçilerin güvenliği konusunda azami ölçüde dikkat göstermek zorundadırlar. İşçileri bu yönde motive etmenin çeşitli yolları vardır.

-İş başlangıcında; Görev bölümü, Yetki ve sorumluluk verilmesi, Güvenlik problemleri konusunda karşılıklı konuşma ve tartışma. Çevrede, kendilerinin ve diğer işçilerin güvenliğini tehlikeye sokacak herhangi olumsuz bir durumun olup olmadığının kontrolü.

Güvenlik Kurulu

Elliden fazla işçi çalışan işyerlerinde, bir iş sağlığı ve güvenliği kurulu oluşturularak, oto kontrol sağlanmalıdır.

TÜRKİYE’DE İŞ KAZASI İSTATİSTİKLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİn78

İş sağlığı ve güvenliği konusunda sağlıklı saptamalar yapılarak, gerekli önlemlerin bilimsel incelemeler ve araştırmalar ışığında daha sistematik bir şekilde alınabilmesi ve yıllara göre değişimlerin izlenebilmesi için güvenilir sayısal bilgilere ihtiyaç vardır. Türkiye’de yıllara ve sektörlere göre çalışan işçi sayıları, işyeri sayıları ve iş kazaları ile ilgili sayısal veriler, Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından kayda geçilmektedir. Bu veriler, kuruma bağlı işyerlerinden elde edilen bilgiler olup, sigortalı olmayan işçiler ile ilgili verileri içermemektedir. Devlet İstatistik Enstitüsü de iş kazaları ile ilgili olarak SSK istatistiklerini kullanmaktadır. SSK istatistiklerinde, 43 faaliyet grubu(meslek kodu) tanımlanmıştır. İlgili yıl için işyeri ve sigortalı çalışan sayılarının, daimi iş göremezlik ve ölümle sonuçlanan iş kazalarının meslek kodlarına göre sayısal dağılımlarına bu istatistiklerden ulaşılabilmektedir. Kazaların yaş gruplarına, işyerindeki sigortalı çalışan sayısına, hizmet sürelerine, iş saatlerine göre dağılımları ve benzeri bilgiler de bulunmakla birlikte bu bilgiler meslek kodu bazında olmayıp, Türkiye’deki toplam kaza sayısının dağılımı biçimindedir. Bu nedenle SSK istatistiklerinde yer alan sayısal veriler meslek kodlarına göre yeterli ayrıntıda bulunmamaktadır. Dolayısıyla, Türkiye’de inşaat meslek kodunda meydana gelen iş kazaları ile ilgili olarak, sadece iş kazası, daimi iş göremezlik ve ölüm sayıları elde edilebilmekte, özellikle inşaat iş kazalarının çeşitli faktörlere (kazazedenin yaşı, kazanın nedeni, haftanın kaçıncı iş günü, kaçıncı iş saati olduğu, şantiyenin büyüklüğü v.b.) göre sayısal dağılımları gibi yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği araştırmalarına ışık tutabilecek detaylı bilgiler SSK istatistiklerinden sağlanamamaktadır.

Türkiye’de İş Kazalarının ve İnşaat İş Kazalarının Sayısal Durumu ve Bazı Karşılaştırmalar

SSK verilerine göre son 20 yılda Türkiye genelinde tüm sektörler toplamında: her yıl ortalama 112.235 iş kazası meydana gelmekte, 2.680 işçi kaza sonucu sürekli iş göremez duruma düşmekte, 1.110 işçi hayatını kaybetmektedir. İnşaat sektöründe: her yıl ortalama 18.701 iş kazası meydana gelmekte, 494 işçi kaza sonucu sürekli iş göremez duruma düşmekte, 415 işçi de hayatını kaybetmektedir. Ölüm ile sonuçlanan iş kazası sayılarının ortalamasına baktığımızda ise Türkiye genelinde artış söz konusu iken, inşaat sektöründe ikinci on yılda düşüş gözlenmektedir. Ancak, inşaat sektöründe meydana gelen iş kazalarının ölümle sonuçlanması yirmi yıllık süreç içinde azalmış görülse de bu azalma bu sektördeki iş kazalarındaki azalmaya göre çok azdır, yani aslında kazaların ölümle sonuçlanması da artmıştır. Bu şu şekilde yorumlanabilir: hem Türkiye genelinde hem de inşaat sektöründe meydana gelen iş kazaları önemli ölçüde azalmış, ancak asıl ölümcül kazaların önlenmesi konusunda bir gelişme sağlanamamıştır. İnşaat sektöründe ölümle sonuçlanan iş kazalarının yıllar içinde hızlı bir azalma göstermesine rağmen halen Türkiye’deki inşaat iş kazalarının önemli bir özelliği ölümle sonuçlanan kaza sayısının çokluğudur. Öyle ki, Türkiye’de 2003 yılında meydana gelen tüm iş kazalarının % 10.7’si inşaat sektöründe meydana gelmekte iken, ölümle sonuçlanan iş kazaları için bu oran %33.8’dir. Sürekli iş göremezlik ile sonuçlanan iş kazalarında bu oran %24.4’dür. Ayrıca Türkiye’de 2003 yılındaki tüm iş kazalarının % 0.01’i ölümle sonuçlanırken, inşaat iş kazalarının %0.03’ü ölümle sonuçlanmıştır.

Latest Posts

spot_img

KAÇIRMAYIN

HABERDAR OLUN

Nalbur sektöründen en son haberler e-postanıza gelsin.