Değerli meslektaşlarım;
Bendeniz anahtarcı değilim; ama uzun yıllar kilit ve emniyet sistemleri sektöründe görev almış bir kişi olarak anahtarcılık mesleğinin önemini ve sektörün en önemli mensupları olduğu bilinciyle hepinize saygılarımı ve sevgilerimi iletiyorum.
İsterseniz anahtarcılık mesleğinin önemini sıralamaya çalışalım.
– Anahtarcılar, sektörün sahadaki oyuncularıdır. Öncelikle kilit ve emniyet sektörü üretim veya ürünlerinin anahtarcı tarafından beğenilmesi gerekir. Çünkü yaptıkları uygulamalardan sonra doğabilecek aksaklık ve problemin faturası kendilerine çıkacaktır. Bu sebeple öncelikle kullandıkları veya önerdikleri ürüne kendilerinin inanması gerekir.
– Anahtarcılar, sektörü en iyi takip eden kitledir. Çünkü geçmişten bu güne sektörel değişiklikleri ve sektörel talepleri takip etmek, anahtarcılığın olmazsa olmazıdır.
– Her bir anahtarcı kardeşimiz aslında bir eğitmendir. Özellikle sektöre yeni katılan kardeşlerimizin bir anahtarcıdan eğitim alması son derece önemlidir. Bu eğitim fabrikalarda verilse de anahtarcıların uygulamalı eğitimde öğrenimleri farklı olacaktır.
– Anahtarcılar aynı zamanda sektörün reklam kaynağıdır. Çünkü daima hedef kitlesi son tüketiciler olduğu için bire bir müşterilerine her detayı anlatmaktadırlar.
Daha da ötesi kilit ve emniyet sistemleri, endüstri meslek liselerinde ders olarak okutulmalı; hatta üniversitelerimizin hızla arttığı günümüzde fakülte olarak açılmalıdır. Çünkü insanlar malını, canını ve her türlü maddi ve manevi değerlerini emanet etmektedir.
-Haksız rekabetin olmadığı sektörlerden biri de anahtarcılık mesleğidir. Genellikle yurdun neresinde olursa olsun birbirlerini tanırlar ve her zaman birbirlerine destek verirler. Birbirleriyle her konuda iletişim halindedirler.
Değerli okurlar, anahtarcıların sektöre katkılarının saymakla bitmeyeceği aşikârdır. Bu yüzden kilit ve emniyet sistemleri üretici ve ithalatçıları, anahtarcıların önerilerine kesinlikle kulak vermeli, onlara her türlü desteği sağlamalıdır. Örneklemek gerekirse; yıllar önce 1985 yılında BİLYALİ BAREL Türkiye’de ilk kullanılmaya başladığı zaman 5 anahtarlı olarak sektöre sunulmuştu. 5 anahtarlı olmasının sebebi o dönemde bilyali barel anahtar makinası olmadığından aile fertlerinin sayısı düşünülerek böyle bir uygulama söz konusuydu. Ancak günümüzde bilyalı barel anahtarı da anahtarcılar tarafından yapılabildiği için 5 anahtar yerine 3 anahtar verilmesi daha uygun olacaktır. Çünkü 5 anahtarın tamamı kullanılmadığı gibi fazlası israf olmaktadır.(Geçmiş yıllarda önce bir anahtarcı kardeşimizin seminerdeki önerisi)
Ülkemiz artık gelişmekte olan bir ülke değil, gelişmiş bir ülkedir. Bu bağlamda birtakım yenilikleri sektörümüzde yaşıyoruz. Artık mekanik sistemler yerine elektronik, dokunmatik, okutmatik gibi çağdaş sistemler kullanımı giderek artmaktadır.1970’li yıllarda olduğu gibi tüketiciyi etkilemek artık kolay olmamakla birlikte, tüketici bilinci de önemli ölçüde artmıştır. Dolayısıyla sektör mensupları da bu değişime ayak uydurmak durumundadır.
Sayın meslektaşlarım daha yazılacak, söylenecek çok konu var ama sizlerin değerli zamanını almak istemiyorum.
Dünyaca koronavirüs tehdidi altında olduğumuz şu günlerde hepinize sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimi iletiyorum.
Hepinize hayırlı işler…
